8 Temmuz 2014 Salı

Fısıltı Becca Fitzpatrick




KUTSAL BİR YEMİN
KOVULMUŞ BİR MELEK
YASAK BİR AŞK...

Kovulmuş bir meleğe âşık olmak...

"Bütün sınıf arkadaşlarımın isimlerini biliyordum... Biri hariç. Yeni öğrenci... Arkamdaki sırada, serinkanlı siyah gözleri karşıya sabitlenmiş bir hâlde kaykılmış oturuyordu...

Siyah gözleri beni âdeta delip geçiyordu. Dudaklarının kenarları yukarı doğru kıvrıldı. Kalbim bir an tekler gibi oldu ve o bir anlık duraksamada, kasvetli bir karanlık duygusunun bir gölge gibi üzerime örtüldüğünü hissettim. Bu duygunun kaybolması sadece bir an sürdü, ama ben hâlâ ona bakıyordum. Gülümsemesi dostça değildi, bela kelimesini heceleyen bir gülümsemeydi. Ve vaat doluydu."

                                   *********************




Paranormal oğlan normal kız ilişkisinden ne zaman sıkılacağım hiç bilmiyorum. Becca Fitzpatrick bu kitapta vampirler kurt adamlar gibi klişeleri bir kenara atıp bizi meleklerin dünyasına çekiyor.
   

 Nora Grey babasını yakın bir zamanda kaybetmiş ve annesiyle birlikte Coldwater’ın uzak bir yerinde yaşayan bir kız. Son derece normal bir hayatı var tabii Patch’le tanışana kadar. Patch Cipriano, simsiyah gözleri ve saçları, uzun, kaslı vücudu ve tüm yakışıklılığıyla Nora'yı büyülüyor.


  Sadece Nora’yı değil beni de büyülüyor. Hazırcevap, korumacı, ukala… Patch’ i sevmemin sebeplerini sonsuz bir liste yapabilirim seriyi 2 kere okudum 100 kere okusam o cümleleri ezberlesem yine sıkılmayacağım tek kitap derim o kadar iddialıyım. Okumadıysanız ilk iş gidip alın bu kitabı eminim çok seveceksiniz. 



Resim yazısı ekle
                                       
                                       

                                          

"Birinin seninle ilgilenip ilgilenmediğini nasıl anlarsın?" diye sordu koç.
"Onu incelerim" dedi. Patch "Ne düşündüğünü ve ne hissettiğini çözerim. Bana doğrudan açılmayacaktır, bu yüzden dikkatli olmam gerekir. Vücudunu bana doğru çeviriyor mu? Gözlerime bakıp sonra bakışlarını kaçırıyor mu, dudağını ısırıyor mu, saçıyla oynuyor mu? Nora'nın şuan yaptığı gibi mesela."








enden korkuyor musun? diye fısıldadı.
"Hayır."
"Yalancı."
"Senden korkmuyorum."
...
"Belki de korktuğum... korktuğum şey..."
"Benden hoşlanmak mı?"
Cümlemi tamamlamak zorunda olmamaktan büyük bir rahatlama duyarak otomatikman "Evet diye cevapladım. İtiraf ettiğim şeyin büyüklüğünü çok geç fark ettim. "Demek istediğim, hayır! Kesinlikle hayır. Söylemeye çalıştığım bu değildi."
Patch usulca güldü.





(Biyoloji dersi, nabız ölçme sahnesi.)
Patch elimi tuttu. Kolumdan yukarı sıcaklık yayıldı ve mideme bir yumruk olup oturdu.
"Öznenin nabzı, temas anında hızlandı," dedi.
"Bunu yazma," dedim.



... Patch çok uzakta, spor salonunun zemininde yatıyordu. Hala ölü gibiydi. İşte o anda,zamanda geri gitmek ve onunla yaşadığım her anı sil baştan yaşamak istedim. Bir gizli gülümseme daha. Paylaşılan fazladan bir kahkaha... Elektrik yüklü bir öpücük daha... Onu bulmak, aradığımdan habersiz olduğum birini bulmak gibiydi. Hayatıma çok geç girmişti ve fazla erken gidiyordu. Benim için her şeyden vazgeçeceğini söyleyişini hatırladım. Vazgeçmişti bile...






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder